1 Ekim 2012 Pazartesi

sirkeci tramvay yolu fotoğrafları

Sirkeci Meydanı' ndan Gülhane'ye ve Sultanahmet Meydanı'na giden yol. Sirkeci Meydanı' nda turistik oteller, iş hanları, lokantalar, kafeler ve birçok mağaza bulunmaktadır.
Ticaret hayatının ve sosyal yaşamın yoğun olduğu bir bölgedir. Çok eski yapıların olması nedeni ile binalarının tarihi değeri vardır. Sultanahmet'e Mısır Çarşısı'na, Eminönü'ne, Kapalıçarşı'ya yakınlığı nedeni ile turistlerin sık uğradığı bir bölgedir.
makro fotoğraflar

7 Eylül 2012 Cuma

beyoğlu istiklal caddesi fotoğrafları

Beyoğlu, Galata'dan gelen hristiyanlarla yabancıların, elçilikler dolaylarına ve o zamanlar "Grand Rue de Pera" denilen İstiklal Caddesi boyunca yerleşmesiyle Avrupa kenti görünümünde bir yerleşme olarak ortaya çıkmıştır. Böylece, İstanbul içinde farklı bir topluluk 17. Yüzyılda gelişmeye başladı. İlk önceleri, Fransız ve Venedik elçilikleri ile onların çevresinde yerleşmiş Fransisken misyonerleri yerleşmenin çekirdeğini oluşturuyordu. 17. Yüzyılın başlarında Galata'yı gösteren bir gravürde surların dışında çok az bina gözükmektedir.
1700'de Beyoğlu, bugünkü Tünel-Galatasaray caddesinin iki tarafı ile, bu caddenin yan sokaklarına yayılmıştı. Dörtyol, merkez olmak üzere Beyoğlu gelişmişti. Batısında mezarlıklar ve doğusunda ise elçilikler vardı. 18. yüzyılda yavaş yavaş Avrupa etkisi artmıştır. 18. yüzyıl sonunda, İstiklal Caddesi'nde, yapıların tamamı taş veya tuğla, ya da alt katları taş ve üstleri ahşaptır. 18. Yüzyılın sonunda İstanbul'a gelen Dallaway, Beyoğlu'nu Galata'nın yazlığı olarak tanımlıyor, yolların düzensiz olduğunu belirtiyor ve bu bölgede Fransız, İngiliz, Hollanda, Venedik, Rusya, İsveç, İspanya, Prusya ve Napolili diplomatların kışlık malikanelerinin bulunduğunu yazmıştır.
Tramvay hizmeti 1869'dan 1966'ya kadar İstanbul'da önce atlı sonra da elektrikli olarak sürdürülmüştü. Tramvay 1990 yılı sonlarında motorlu araç trafiğine kapatılan Tünel-Taksim arasında “Nostaljik Tramvay” adıyla tekrar işletmeye alındı. 1.65 km uzunluğundaki bu güzergah tek hatlı olup bir matris ve römorktan oluşan iki vagonludur. Günlük ortalama 2,500 yolcu kapasitesiyle ulaşımdan çok turistik amaçlı bir hizmettir. 1990'lı yıllarda tramvay raylarına paralel olarak dikilen ağaçlar 2005'te söküldü.
Günümüzde her gün binlerce insanın yürüdüğü, alışveriş yaptığı, eğlendiği İstiklal caddesinde kimi zaman tramvay geçerken kimi zaman gündüz vakti çöp kamyonu da geçebiliyor.
bitki fotoğrafları

5 Eylül 2012 Çarşamba

Galata Kulesi, sokak fotoğrafları

Galata Kulesi'ne çıkan sokaklar genellikle dardır ve eski yapılardan oluşuyorlar. Galata Kulesi'ne bu şekilde cepheden açılan sokaklar en şanlı olanlarıdır. Galata Kulesi hakkında: 14. Yüzyıl ortalarında, Cenevizliler’in savunma amaçlı olarak inşa ettikleri kule 16. Yüzyılda tersanede çalıştırılan esirlerin barınağı olarak kullanıldı. 18. Yüzyılda Galata Kulesi’ne, geceyarısını haber vermekle görevli bir Mehterhane Ocağı yerleştirildi. Kule, 1874’ten itibaren yangın gözetleme ve haber verme mevkii olarak kullanılmaya başlandı. 1967 yılında Belediye Başkanı Haşim İşcan tarafından tamir ettirilen kulenin üst katı lokanta ve lokal olarak kiraya verildi. Şimdi kulenin civarında birçok kafe, lokanta, müzik aletleri, hediyelik eşya satan dükkanlar var.
posta pulları

19 Ağustos 2012 Pazar

çiçek pasajı fotoğrafları

galata köprüsü fotoğrafları
Çiçek Pasajı L şeklinde adeta bir sokak gibidir. Bir girişi balık pazarına bakarken diğer girişi İstiklal Caddesi üzerindedir. Üstü kapalı mekanın mimarisi ve renkleri ilgi çeker. Girişle birlikte bina üç katlıdır. Geniş bir alan üzerine oturur. Ana malzemesinin taş olduğu yapının ön yüzünde gösterişli bir cephe mimarisi hakimdir. Çiçek Pasajı Beyoğlu'nun en süslü binalarından biridir.Cephede kullanılan karyatitler (antik mimaride kadın heykeli biçiminde sütunlara verilen isim), en üst katın orta bölümünde yer alan aslan ve insan başları ile ilgi çekicidir. Süslemeler ve mimarideki hareketli düzenleme göz önüne alındığında bu bina 19. yüzyıl Seçmeciliğinin (Seçmecilik, kurulmuş olan dizgelerden değişik düşünceleri seçip alma ve kendi öğretisinde birleştirme yöntemidir.) tipik bir örneğidir.
makro fotoğraflar

31 Temmuz 2012 Salı

Dupnisa Mağarası Fotoğrafları

Dupnisa Mağarası'na İstanbul'dan özel araba ile Çerkezköy, Saray, Vize, Poyralı, İslambeyli, Yenice, Sarpdere Köyü güzergahını takip ederek yaklaşık üç buçuk saatte varılabilir. Yenice'den sonra sık ormanlar adeta Amazonları andırıyor. Yol boyunca doğanın sunduğu manzaranın keyfine varacağınız kesin. Dupnısa Mağarası 2003 yılında turizme açılmış. Mağara girişinde resmi görevliler tarafından makbuz karşılığı alınan oldukça küçük bir ücret sonrası geziye başlayabilirsiniz. Mağara girişine konulan bilgilendirme panosunda şunlar yazılı; "Mağaralar, yeraltısularının karstik özellikteki kireç taşlarını eritmesiyle oluşmuş küçük-büyük yeraltı boşluklarıdır. Jura (160 milyon yıl) yaşlı kireç taşlarının içerisinde açılan bu mağaranın oluşum yaşı pliyosen (3-4 milyon yıl) dır. Dupnisa mağara sistemi 2 mağaradan oluşur. Üstteki mağara kuru mağara, alttaki ise sulu mağara olarak bilinir. Bu iki mağara birbirleriyle bağlantılı olup ikisi arasında 30 metre kot farkı bulunmaktadır. Kuru mağara 900 metre, sulu mağara 1700 metre olmak üzere toplam uzunluğu 2600 metre olup, üstteki kuru mağara sarkıt, dikit, sütun, damlataş yönüyle sulu mağaraya göre daha zengindir. Sulu mağaranın girişinde karstik olarak oluşmuş bir kemer yer almaktadır. Ortalama sıcaklık kuru mağarada 17 santigrat derece, sulu mağarada ise 10 santigrat derecedir. Sulu mağarada ise bu oluşumlar halen devam etmektedir." Bu tip doğa gezilerinden hoşlananların mutlaka planlarına eklemesi gereken bir yer. Gezi sırasında olumsuz tek bir konu var. o da piknikçiler. Mağara girişine yakın alanlarda su kenarlarında piknik yapılmasına, mangal ateşi yakılmasına izin verilmemesi gerekiyor. O kadar boş düzlük olmasına rağmen mağaraya yakın bölgelerde piknik yapılmasının engellenmesi daha doğru olacaktır.
deniz iskelesi fotoğrafları
Dupnisa Mağarası'nın girişindeki ağaçlık ve tepelik alan. Başlangıçta mağarayı göremiyorsunuz ormanın ve derenin içinde gizli. İlerledikçe mağaranın ağzı görünüyor.

17 Temmuz 2012 Salı

Dupnisa Mağarası

Kırklareli iline bağlı Demirköy ilçesinin Sarpdere Köyü yakınlarında yer almaktadır. Trakya'nın turizme açılmış tek mağarasıdır.Betondan yapılan merdivenle mağarayı gezmek mümkün dışarısı 35 derece sıcakken mağaraya girdiğinizde sıcaklık 15 dereceye düşer. Merdivenle yukarı çıktıkça hava tekrar ısınmaya başlar. Sonunda tepede ormanın içinde biter. muhteşem sarkıtlar ve kaya oluşumları vardır. turizme açılmadan önce daha çok yarasa olduğu söylenir. Gezi sırasında azda olsa uçuşan yarasaları görmek mümkündür. mağara 3200 metre uzunluğa sahiptir.
hayvanlar

Popüler Yayınlar